Geniş Bir Gökyüzü, Eskiyen Bir Filo: Havacılık Sektöründe Dönüşümün Anahtarı Neden Yasa Uygulamasıdır?
İran, benzersiz ve stratejik konumuyla bölgedeki hava taşımacılığı için önemli bir merkez haline gelme potansiyeline sahiptir; Doğu ile Batı arasında güçlü bir köprü. Ancak bu potansiyele rağmen, ülkenin havacılık sektörü ciddi zorluklarla karşı karşıyadır: yaşlanan filo, yetersiz kapasite ve düşük hizmet kalitesi. Bu makale, bu sorunların kökenlerini araştırmayı ve ülkenin üst düzey mevzuatında yer alan temel bir çözümü incelemeyi amaçlamaktadır: Anayasa'nın 44. maddesinin tam olarak uygulanması ve özel sektörün güçlendirilmesindeki hayati rolü.
Durum Tespiti: Artan Talep, Sınırlı ve Eskiyen Filo
İran havacılık sektörünün mevcut durum analizi, net bir tabloyu ortaya koyuyor: artan talep ile sınırlı arz arasında önemli bir dengesizlik var. Ülkenin havacılık sektörü yalnızca filonun yüksek ortalama yaşıyla değil, aynı zamanda aktif uçak sayısının yetersizliğiyle de karşı karşıya. Bu iki faktör birlikte; güvenlik, yakıt tüketimi ve bakım maliyetlerini doğrudan etkileyerek, doğal olarak yolcuların huzurunu da gölgeliyor.
Özel sektör geçmişte bu alana adım atmış olsa da, yatırımın geri dönmemesi ve ekonomik verimlilik eksikliği gibi zorluklar nedeniyle bu girişimler hiçbir zaman güçlü olmamıştır. Bu nedenle, ihtiyaç duyulan ölçekte yeni ve daha genç uçakların sektöre girişi gerçekleşmemiştir. Güvenli ve güvenilir hava yolculuğuna yönelik toplumsal taleple yetersiz arz arasındaki bu derin uçurum, yolcunun tercih hakkının sınırlı olduğu ve maliyetlerin çoğu zaman verimsiz olduğu bir piyasa ortaya çıkarmıştır.
Yolcu Hakkı: Sadece Varış Noktasına Ulaşmaktan Daha Fazlası
Günümüz dünyasında hava yolculuğu sadece bir noktadan diğerine gitmek anlamına gelmiyor. İranlı yolcu, onuruna ve haklarına saygı duyulan bir deneyimi hak ediyor. Bu hak; modern ve güvenli bir filoya erişim, kaliteli ve özenli uçuş hizmetleri ve fiyatlandırmada şeffaflık gibi unsurları içerir. Rekabetin sınırlı olduğu her piyasada, yenilik yapma arzusu ve müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarma çabası azalır. Sonuçta, çok daha iyi olabilecek bir deneyimden mahrum kalan yine yolcudur.
Dönüşümün Anahtarı Anayasada Saklı
Bu kilidi açmanın temel çözümü, ne yeni ne de karmaşıktır; aslında, yıllar önce ulusal ekonomiyi dönüştürmek amacıyla kabul edilen yasaların tam ve eksiksiz uygulanmasında yatmaktadır. Anayasa’nın 44. maddesine ait genel politikalar, 2005 yılında "ulusal ekonomik büyümeyi hızlandırmak", "rekabet gücünü artırmak" ve "devletin mali ve yönetsel yükünü azaltmak" hedefiyle ilan edilmiştir. Bu yasanın ruhu; devlet tekellerini yıkmak ve özellikle havacılık gibi altyapı sektörlerinde güçlü özel sektörün girişini sağlamak için adil ve rekabetçi bir ortam yaratmaktır.
Yasama organının akıllıca niyetine rağmen, uygulamadaki engeller ve devlet havayolu şirketlerinin tam ve etkili şekilde devredilmemesi, bu yasanın büyük potansiyelinin bugüne kadar tam olarak hayata geçmesini engellemiştir. Bu politikaların şeffaf ve eksiksiz uygulanması, sektördeki yerli ve yabancı yatırımların önünü açabilir ve kapsamlı, hızlı bir modernizasyonun yolunu açabilir.
Rekabetçi Bir Gökyüzü Vizyonu: Modernizasyonun Ötesinde
Yasanın tam olarak uygulandığı ve sağlıklı rekabet ortamının yaratıldığı bir gelecek, İran ekonomisi ve halkı için parlak bir gelecek olacaktır. Güçlü özel sektörün girişi, aşağıda belirtilen bazı temel stratejik avantajları beraberinde getirecektir:
- Yaptırım Koşullarında Artan Esneklik: Daha çevik yapısı nedeniyle, özel sektör genellikle uluslararası ilişkilerde ve karmaşık süreçlerde daha fazla esnekliğe sahiptir. Filo satın alma ve yenileme Özel koşullarda özellikle bu esnekliğe sahiptir.
- Organizasyonel Çeviklikle Verimliliğin Artırılması: Özel şirketler, gereksiz bürokrasiyi ortadan kaldırarak ve verimliliğe odaklanarak, işletme maliyetlerini azaltabilir ve bu tasarrufları yolcuların yararına ve şirketin gelecekteki gelişimi için kullanabilirler.
- Ekonomik Dönüşüm Zinciri Yaratmak: Havacılık sektörünün modernizasyonu sadece bu sektörle sınırlı kalmayacak; aynı zamanda üst sektörlerde (parça üretimi ve mühendislik hizmetleri gibi) ve alt sektörlerde (turizm, otelcilik ve kara taşımacılığı gibi) büyüme ve dönüşüme yol açacaktır.
Bu dönüşüm, yolcular için tercih hakkının önemli ölçüde artması, fiyatların rekabetçi hale gelmesi ve en önemlisi, küresel kalite ve güvenlik standartlarına erişim anlamına gelir. Yatırım, modern yönetim bilgisi ve küresel standartlara bağlılıkla bu alana giren yetenekli ve öncü özel sektör oyuncuları, geleneksel oyuncular için bir tehdit değil, tüm sektörün gelişimi ve ulusal çıkarların gerçekleştirilmesi için bir hızlandırıcı olacaktır.
Yasanın tam olarak uygulanmasıyla ülkenin uçuşlarının kilidini açma ve İran’ın gökyüzünü hak ettiği yere getirme zamanı geldi.